Kızılderili Mitolojisi. Daniel G. Brinton

Читать онлайн.
Название Kızılderili Mitolojisi
Автор произведения Daniel G. Brinton
Жанр
Серия
Издательство
Год выпуска 0
isbn 9786258361001



Скачать книгу

target="_blank" rel="nofollow" href="#n108" type="note">108

      Bununla birlikte kimse, insanın kökenine ilişkin tek mitin bu olduğunu düşünmesin. Bu, pek çok mitten yalnızca bir tanesiydi. Zira, daha sonra göstermeye çalışacağım üzere, böyle mitlerin oluşumunu yöneten yasalar büyük biçim uyuşmazlıklarına izin vermekle kalmaz, aynı zamanda bunu dikte ederdi. Yağmur getiriciler olarak rüzgarların hareketini ifade etmek için yaratıcı hayal gücünün değindiği tek görüntü olmaktan da aynı derecede uzaktı. Bunlardan çok vardı, ancak hepsi çift yönlü (yeryüzünün köşelerinden veya dışarıdan merkezi noktaya doğru esmesi gereken rüzgârlar olarak) bir ayrıma dahil edilebilir. Bunlardan şu şekillerde bahsedilir: Dünyevi düzlemin köşelerinde duran ve yağmur püskürten tosbağalar,109 gökkubbeyi ayakta tutan ve devasa ciğerlerinden rüzgârlar üfüren dört tane kocaman karyatid,110 ilkel dünyanın sularını boşaltarak yüksekteki kırık su kabağından akan dört nehir,111 cennetten mısır getiren dört hayvan,112 hava tanrısının gönderdiği dört elçi ve (daha inceliksiz bir kinaye yöntemiyle) ana yönlere doğru fırlatılır fırlatılmaz yabani pirinç, tütün ve mısıra dönüşen tükürük.113

      Cennetin yüksek tepesinde oturan dünyanın efendisinin sarayından sürekli olarak, yeryüzüne hayat verip onu bereketlendiren dört rüzgâr eser ve dört nehir akar. Eski İran mitlerinde tüm besleyici nehirlerin ana yönlere doğru dalgalandığı yerde tanrısal bir çeşmeden (Ahura Mazda’nın bakire kızı Arduisur) bahsedilir. Tibetliler, kutsal Himavata dağının üzerinde hayat ağacı Zampu’nun yetiştiğine ve bu ağacın köklerinden çıkan hayat suyunun dört akarsuyla dünyanın dört köşesine doğru aktığına inanır. Ayrıca aynı hikâye Kouantun Dağı’ndaki Çinliler, Meru Dağı’ındaki Brahmanlar ve Kafkasya’daki Elburz Dağı’nda yaşayan Persler tarafından da anlatılır.114 Bütün uluslar, kutsal dağlarını “dünyanın merkezi” olarak adlandırır; bunun sebebi yalnızca kutsal dağın yaşanabilir dünyanın merkezi olduğuna inanılması değil ayrıca bu sayede, tıpkı göbek kordonundan geçen cenin gibi, yeryüzünün bereketlenmesidir. Bunlar her şeyden çok; bereketli, keyif ve huzur verici manzaralar ve ebedi gençlik olarak düşünüldü. Orada şifalı sular aktı, hayat ağacı çiçek açtı. Buralar, tanrıların ve insanların buluşma noktası için uygundu. Böylelikle, yeryüzü cennetinin hikâyesi oluştu: Feridun’un gül bahçesi ve dünyanın cennet bahçeleri. İsim, kökeni gösterir. Zira paradise115

      Конец ознакомительного фрагмента.

      Текст предоставлен ООО «Литрес».

      Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на Литрес.

      Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.

      1

      Waitz, Anthropologie der Naturvölker, s.256.

      2

      Carriere, Die Kunst im Zusammenhang der Culturentwickelung, s.66.

      3

      Doğrusunu söylemek gerekirse Afrika’nın bası kıyısında yaşayan Yebuların çokbireşimli bir dil konuştukları ve diğer taraftan Meksika’da yaşayan Otomilerin Çince gibi tek heceli bir dilleri olduğu söylenir. Max Meuller daha da ileriye giderek Turan dillerinde bitişme süreci denen şeyin Amerika’da çokbireşimli olarak adlandırılan şeyle aynı olduğunu ileri sürer. Bu görüş, kabul edilemez. İlkinde kökler aynı kalıp biçimlendirici unsur alırlar ve ön ekler kullanılmaz; ikincisindeyse ön ekler yaygındır ve biçimlendirici unsurlar kökle harmanlanır. Her ikisi de yapısal değişiklik geçirir. Bunlar çok önemli ayrımlardır.

      4

      Gaius Cornelius Tacitus MS 56-120 yılları arasında Roma’da yaşamış hatip, avukat, senatör ve tarihçidir. İmparatorluğun kuzeyindeki Germenler üzerine yazdığı eserleriyle tanınır. (ç.n.)

      5

      Grimm, Geschicte der Deutschen Sprache, s. 571.

      6

      Quarto 4’e 4 ölçülerinde basılan kitaplardır. Tam bir kâğıdın bir yüzüne 4, öteki yüzüne de 4 sayfa basılıp katlanır ve 8 sayfalık formalar elde edilir. (ç.n.)

      7

      Peter Martyr d’Anghiera (1457-1526), Keşifler Çağında İspanya hizmetinde görev alan İtalyan bir tarihçiydi. (ç.n.)

      8

      Peter Martyr, De Insulis nuper Repertis, s. 354, 1574.

      9

      Bunlara Waitz’de rastlanabilir, Anthrop. Der Naturvoelker, iv, s. 173.

      10

      Tomás de Torquemada (1420-1498), İspanya kralı V. Ferdinand döneminde görev yapan İspanyol engizisyonu lideri. (ç.n)

      11

      Bu konuda tek kaynak: Diego de Landa, Relacion de las Cosas de Yucatan. Ed. Brasseur, Paris, 1864, s. 318. Bu açıklama, orijinal metinde son derece belirsizdir. Buna yalnızca, yazarın dedikleri bir şey ifade ediyormuşçasına bir anlam verdim.

      12

      Humboldt, Vues des Cordillères, s.72.

      13

      Desjardins, Le Pérou avant la Conquête Espagnole, s.122: Paris, 1858.

      14

      Ximenes tarafından verilen bir örnek, Origen de los Indios de Guatemala, s. 166: Viyana, 1856.

      15

      George Copway, Traditional History of the Ojibway Nation, s. 130, London, 1850.

      16

      Morse, Report on the Indian Tribes, s.352.

      17

      Kâğıda döktüklerimi, hafızama da kazırım. (ç.n)

      18

      Gomara, De Ayllon’ın Atlantik kıyısında Hatteras Burnu yakınlarında geyik sürüsü güden ve bunların sütüyle peynir yapan kabileler bulduğunu ileri sürmektedir (Hist. de las Indias, s.43). Bu ifadeye hiç önem vermiyorum. Bundan bahsetmemim



<p>109</p>

Mandans in Catlin, Letts. And Notes, i. s. 181.

<p>110</p>

The Mayas, Cogolludo, Hist. de Yucathan, lib. iv. cap. 8.

<p>111</p>

The Navajos, Schoolcraft, Ind. Tribes, iv. s. 89.

<p>112</p>

The Quichés, Ximenes, Or. de los Indios, s. 79.

<p>113</p>

Iroquouis, Müller, Amer. Urreligionen, s. 109.

<p>114</p>

Bu mitler için bkz. Sepp, Das Heidenthum und deşsen Bedeutung für das Christenthum, i. p. 111 ve sonraki sayfalar. Çeviriler tabii ki de bana ait.

<p>115</p>

Yeryüzü cenneti (ç.n.)