Soru üstüne soru soran çocukların romanı bu. Akış şemalarıyla başı dertte olan Genco ile rüyalarını satışa çıkaran Telepatik Gülce’nin hikâyesi akıp gidiyor roman boyunca. Yetişkinlerin yorgun ve can sıkıcı beyin hücrelerinden yakınan Dâhi Tıksırık’ı da unutmayalım… Yazarıyla insafsızca alay eden, “Böyle roman görmedim, yolgeçen hanı gibi!” diyen Estirik Periş var bir de… Burnunu soktuğu her cümlede satırlara kestane fişeği attıran şey yani. Yazarın ensesinde boza pişirip duran bir esin perisi yetmezmiş gibi, “Ben sürrealizmin ta kendisiyim!” diyen Salvador Dali bile var romanımızda.